Promosyon ürünü tedarik etmenin yollarından biri de, Avrupa stoklu ürünlerdir.
Avrupa’da büyük stok firmaları bulunur. Bu stok firmaları genellikle Çin’den ithal ettikleri veya yaptırdıkları promosyon ürünlerini stoklar ve bütün Avrupa’ya pazarlarlar.
Bunlardan bazıları Türkiye’ye ürünlerini sadece kendilerini temsil eden firmalar aracılığı ile satış yapar. Bazıları da her isteyene ürün verirler.
Avrupa stoklu firmaları temsil eden veya bu temsilci firmalar ile iyi ilişkileri olan promosyoncular, avrupalı firmanın hazırladığı kataloglardan faydalanırlar. Bunun bana göre dezavantajları, avantajlarından fazladır.
– Son müşteri genellikle kataloğun gerçekte hangi firmaya ait olduğunu bilmez. Bu kataloğu sunan firmaya bir artı kazandırır. Geniş içerikleri ve güzel baskıları ile bu kataloglar bir prestij sağlar.
– Bu kataloglardaki ürünler, yeterli süre olduğunda Çin’den doğrudan temin edilebilir.
– Bunun yanında Avrupa stoklu ürünler gerektiğinde birkaç günde getirilebilir.
Bunlar avantajlar. Ancak, dezavantajlar dediğim gibi daha ağırdır. Yaklaşık 4 sene bu kataloglar ile uğraştım. 2 ayrı firmada bu tip kataloglar kullanılarak gerçekleşen satış sayısı bir elin parmaklarını geçmedi.
– Avrupa stoklu ürünler, pahalıdır. Çünkü üzerlerine ekstra yol masrafı, ekstra gümrük vergisi ve stokçu firmanın stok maliyetleri ve karı biner. Hele aracı bir firma da varsa onun karı da eklenir. Ürünleri çok beğenen müşterilerin yüzde doksanı fiyatları duyduklarında vazgeçerler.
– Stoklar asla sabit değildir. Sabah sorduğunuz ve “var” denen ürün, öğlenden sonra bitebilir. Ayırtma şansınız çok azdır. Hele yoğun dönemde hiç yoktur. Uzun karar verme süreci olan firmaların, bu ürünleri alabilmesi için çok şanslı olmaları gerekir. Yani fiyat nedeniyle vazgeçmeyen firmaların yüzde 50 si, almaya karar verdiğinde ürünü bulamaz.
– Söz konusu kataloglardaki ürünlerin bir kısmının Türkiye’ye ithalatı problemlidir. Ya kota sorunu vardır, ya yüksek vergi, ya da stokçunun temin edemeyeceği belgeler ve işaretler istenir.
– Yine bu ürünlerde baskı problemi de vardır. Ürünler stoklardan geldiğinden, üretim aşamasında gerçekleşmesi gereken bazı baskılar yapılamaz.
– Avrupa’dan ürünler her zaman hızlı gelmez. Anlaşmalı firmalar her hafta veya 15 günde bir kamyon kaldırırlar. Böylece birkaç sipariş toplu getirilir ve nakliye maliyeti düşürülür. Ama kamyonla gelen bu ürünlerin varması ve çekilmesi toplamda 25 günü bulabilir. Uçak ile özel nakliye yaptırmak bir seçenektir, ama her ürün uçak için gerekli koşulları taşımaz.
– Sonuçta her 100 ürün talebinden sadece 2 – 3 tanesi satışa dönüşür. Tabi bu arada siz bu 97 – 98 talep ile boşuboşuna uğraşmış olursunuz.
– Bu boşuboşuna uğraştığınız taleplerin yarısı 5 – 15 üründen oluşur ki, bunun sebebi çok güzel olan kataloğunuzun müşteriyi kararsız veya meraklı hale getirmesidir. Bu tip bir talebi toparlamak ve fiyatlamak bazen sizin 3 – 4 gününüzü alır.
– Bu ürünlerden numune temin etmek de bir derttir. Stok firması bütün numuneleri para ile verir. Bunları eğer temsilci olarak kendiniz topluca getirirseniz, gümrükte de bir sıkıntı yaşarsınız. Ayrıca her birinden 2 şer tane bile getirseniz, bir süre sonra elinizdeki numuneler yetmez. Numunleri talep üzerine tek tek getirseniz, ödeyeceğiniz nakliye parası korkunç boyuta çıkar. Hele bir de 2. elseniz yani aracıdan alıyorsanız, numune bulmanız çok şans gerektirir.
Ben şahsen, Avrupa birliği ile “malların serbest dolaşımı” gibi bir anlaşma yapılmadığı sürece, böyle bir alternatifi bir daha müşterilerime sunmam. Kimseye de tavsiye etmem…